Değerli dostlar,
Daha önceki yazılarımda, Dünya’mızın
içinde bulunduğumuz zamanda çok hızlı değiştiğini, üretim ve ticaretin farklılaştığını önümüzdeki dönemde
şirketlerin varolabilmeleri için farklı stratejiler üretmeleri gerektiğinden
bahsetmiştim. Özellikle, seri üretimle üretilen ürünlerdeki rekabetin daha da
çok artacağı kar marjlarının çok düşeceği ölümcül bir rekabetin şirketleri çok
zorlayacağı konusunda yazılar yazmıştım.
Bugün size, bu konuda çalışmalar
yapan National bicycle firmasını anlatacağım. National Bicycle firması küçük
fakat başarılı bir şirket olarak onyıllardır, Japonya’da faaliyet gösteren bir
firmadır. Japonya’da bisikletler temel olarak ucuz ulaşım araçları olarak
görülürler. İşlevsel ürün kategorisinde olan bu ürünlerin kar marjları düşük ve
satışları tahmin edilebilir düzeydedir. Japonya’da oluşan yüksek işçilik
bedelleri, National Bicycle’ın Tayvan ve Kore’den gelen ucuz bisikletlerle rekabet
edemez hale getirmiştir.
Şirketin ana sahibi Matsushita
Electric, National Bicycle firmasının başına yeni bir başkan atar. Yeni başkan
firmayı incelediğinde, şirketin birçok güçlü özelliğinin olduğunu farkeder.
Üretim ve teknolojide teknik uzmanlık, çok kalifiye bir işgücü, güçlü bir marka
ve 9.000 bayiden oluşan sağlam bir organizasyonel yapı. Yeni başkan Komoto,
firmanın yüksek kar marjları elde eden yenilikçi bir arge bölümüne sahip
olduğunu da tespit eder. Zengin müşterilerin tamamen spor yapmak ve gezmek
amacıyla satın aldıkları bisikletleri üreten kısmıdır bu. Komoto, firmanın tek
çaresinin, bu ürün üzerine odaklanmak, böylece kısa ömür çevrimlerinden ve belirsiz
talepten kaynaklanan fazla üretimin yüksek riskinden kurtularak firmanın güçlü
yanlarını, tepki veren bir zincir geliştirmek için kullanmak olduğu sonucuna
varır.
Komoto’nun stratejisi, müşteri firmanın
bir bayisine gidecek ve ihtiyacı olan kendisine özel üretilmiş, kendi vücut
ölçülerine uygun özel bir ölçü standı kullanarak, ebat, renk ve aksamı
birleştiren 2 milyon seçenek arasından bir bisiklet seçmesi üzerine
kurgulanmıştır. İşte bu, daha önceki yazılarımda anlattığım kişiselleştirilmiş
ürün vizyonuna uygun bir stratejidir. Siparişin firmaya geçilmesinin ardından, orada
bilgisayar kontrollü cihazlar ve yüksek kalifiye işçilerle üretilerek 2 hafta
içinde müşteriye teslim edilecektir. Yeni başkanın bu stratejisi tutmuştur. Bu
strateji ile National Bicycle, Japonya’daki Pazar payını %5 ten, % 29 a
çıkarmıştır. 2 haftalık teslim süreleri de neredeyse % 100 oranında tutturulmaktadır.
National Bicycle’ın bu
stratejisi, müşterisine 2 milyona yakın üründen herhangi birini seçmeyi ve 2
hafta içinde satın alabilmesi şansını vermiştir. Müşteri, National Bicycle
satan perakendeci firmaya girdiğinde, National Bicycle müşterinin ne sipariş
edeceğini tahmin edecek çok az bilgiye sahiptir, ancak bunun artık çok önemi
yoktur. National’ın siparişe göre üretim sistemi, onun istenen ürünü tedarik
etmesine olanak tanır. Müşterinin önüne 2 milyona yakın ürün seçeneğinden
bisiklet seçme imkanı vermek, müşteriyi istediği ürünü almak için 2 hafta
beklemeye razı eder. Böylece, firma hem rakiplerin önüne geçer hem de
karlılığını arttırır.
Müşterinize alternatif ürünleri
kısa zamanda tedarik edebileceğiniz sistemler yaratabilmeniz dileğiyle,
İyi haftalar,
Saygılarımla,
Ufuk Saygın
AQUA
Danışmanlık
Yorumlar
Yorum Gönder