Ana içeriğe atla

E=mxc2


Değerli dostlar,

Bugün kütle ve enerji arasındaki ilişkiyi anlatacağım. Çağımızın en önemli dehalarından olan Albert Einstein enerjinin kütle ile ilişkisini gösteren denklemini yaklaşık 100 yıl önce açıkladı. E=mc2. Bir çığır açan bu denklem, bugün çoğu alanda kullanılmaktadır. Peki nedir bu denklemin anlamı? Bu denklem kütle ve enerjinin eşitliğini ifade etmektedir. Bu denklemle, bir parça maddenin saf elektromanyetik ışınıma çevrilmesiyle ne kadar enerji üreteceğini hesaplayabiliyoruz.

Bu öyle yüksek bir enerjidir ki, Hiroşima’ya atılan bombadaki enerjiye çevrilen madddenin ağırlığı 29 gramdan daha azdı. Denklem bize, enerjisi artan bir nesnenin kütlesinin de artacağını ve buna bağlı olarak ivmeye direncinin artacağını veya hızının değişeceğini söyler.

Herhangi bir nesnenin hızını arttırmak için enerji gerekir. Bu nedenle nesne, kendi hızıyla orantılı bir enerjiye sahip olur. Ancak, enerji ve kütlenin denkliğine göre, kinetik enerji, nesnenin kütlesini arttırır, yani nesne ne kadar hızlı hareket ediyorsa, ivmesini arttırmak da o kadar zorlaşır. Bu etkiyi, günlük yaşantımızda farkedemeyiz, ancak ışık hızını yakın hızlarda anlam ifade eder. Örneğin, ışık hızının onda biri kadar hızı olan bir nesnenin, kütlesi normal halinden sadece 0,5 kadar fazladır, ışık hızının % 90 ına ulaştığı zaman ise, bu normal halinin 2 katına çıkacaktır. Nesne ışık hızına yaklaştıkça, kütlesi daha da hızlı artar ve onu daha da hızlandırmak için daha fazla enerji gerekir. Görelilik kuramına göre ağırlığı olan bir nesne asla ışık hızına ulaşamaz, çünkü o zaman sonsuz bir kütleye sahip olur. Enerji ve kütlenin denkliğine göre, bu duruma erişebilmesi için, aldığı enerjinin de sonsuz olması gerekmektedir. Bu nedenle, herhangi bir nesne görelilikle sınırlı olduğundan, daima ışık hızının altında hareket etmek zorundadır. Sadece, ışık ve kendine ait kütlesi olmayan dalgalar ışık hızında hareket edebilir.

Einstein’ın 1905 te açıkladığı bu kuramına özel görelilik kuramı denmiştir. Nedenini bir sonraki yazımda, genel görelilik kuramını açıklarken anlatacağım.

İyi haftalar,

Saygılarımla,

Ufuk Saygın

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Özel ve Genel görelelik

  Değerli dostlar, Einstein, izafiyet teorisi üzerinde çalışırken çok şaşırdığı bir gerçekle karşılaşmıştı. Cisimler hızlandığı durumda zaman yavaşlıyordu. Ama bu nasıl olabilirdi? Kuantum dünyasının gerçekleri keşfedilene kadar, insanlar sağduyu ile anlayabilecekleri ve akıllarının kabul ettiği olayları doğru kabul etmişti. Kuantum kanunları ile beraber artık insanoğlu akıl yolu ile anlayabileceği Dünya’dan ötesini keşfetmeye başladı. Bu çok gizemli bir alemdi. Zamanın, cisimlerinin hızıyla yavaşlaması akıl alır bir durum değildi. Einstein bunu özel görelelik olarak adlandırdı. Diğer önemli keşfi de kütleçekimine ne kadar az maruz kalırsanız zamanın o kadar daha fazla hızlı akacağı gerçeğidir. Saçma geliyor değil mi? Bu kanunlar ne kadar çok saçma geliyorsa o kadar doğrudur. Size bu kanunlarla ilgili gerçek örnekler vereyim. Einstein’ın teorisinin doğruluğunu bugün cep telefonunda sürekli kullandığımız GPS sistemi üzerinden ispat edebiliriz. GPS sistemi, Dünya yörüngesinde dön...

Satış şekilleri

Değerli dostlar, Satış yapmak öyle düşünüldüğü gibi, sadece fiyat düşürmekle olmuyor. Satışın öncesinde yapılması gereken onlarca faaliyet var. Satış işin son noktası aslında. Bilim insanları konuyla ilgili düşünüp, çeşitli yöntemler geliştiriyorlar. Satış yapabilmek için gerekli olan bu faaliyetleri ilk etapta 3 e ayırabiliriz. Bunların ilki, İnsanların ihtiyaçlarını karşılayarak, satış yapabilmek, ikincisi, insanların ihtiyaçlarını öngörerek satış yapabilmek ve talep yaratarak, üçüncüsü ise, insanlara ihtiyaçları olduğunu hissettirerek satış yapabilmektir. İlkinden bahsedecek olursak, bu durum, insanların ihtiyaçlarını tespit ederek çözüm üreten satış şeklidir. Ev temizliği için üretilen, elektrikli süpürge, çamaşırları temizlemek için kullanılan çamaşır makinesi, bulaşık yıkama makinası bu tip satış faaliyetlerine örnek verilebilir. Bu ürünlerin satış faaliyetlerinde ciddi rekabet vardır. Müşterilerin farklı alternatifler arasından sizin ürününüzü seçmesini sağlamak iç...

Fiyat düşürerek satış yapmak

Değerli dostlar, Sonuç olarak, şirketlerin varolabilmeleri için satış yapmaları gerekmektedir. Peki, nasıl satış yapacağız? Firma ticaretinden sorumlu, kişilerle konuştuğumda çoğu zaman maliyetlerden ve satış fiyatlarının yüksekliğinden yakınıyorlar. Herhangi bir ürünün satış fiyatını düşürerek yapılan satış çok da başarılı bir operasyon değildir. Şimdi, çoğu satış yöneticisi bana kızacaktır ama maalesef durum bu. İşletmelerin ticari faaliyetinden sorumlu yöneticiler, satış fiyatının dışında başka enstrümanlar bulmalıdırlar. İş sadece fiyat olsaydı, piyasada pahalı satan hiçbir firma kalmazdı. Ancak, işletmelere baktığımızda aynı sektörde pahalı satanında ucuz satanında bulunduğunu görebiliriz. Peki, o zaman pahalı ürün piyasada nasıl satılıyor? Bu soruyu sorduğunuzda çok fazla cevap alabilirsiniz. Denilen herşey de doğrudur. Yalnız şunu unutmamak lazım, eğer pahalı satan firma kar edip büyüyorsa, demek ki, doğru pazarlama ve satış stratejisi uygulamış, pahalı olmasına ra...