Değerli dostlar,
Argenin önemi yazıma devam ediyorum. Ülkemizdeki çoğu
makine yabancı menşeilidir. Yeni yeni düşük teknolojili makineler yapmaya
başladık. Pres gibi, makineler bunlar, düşük teknolojili makineler. Yüksek
teknolojili üretilen makine imalatçıları da var ancak çok az. Yeni nesil makineler
artık elektronik böyle olunca, tüm ara parçalar, elektronik kartlar,
içlerindeki yazılımlar, içlerindeki elektronik ekipmanlar ithal geliyor. Bir
bilgisayar düşünün, biz çocukken toplama derdik. Kartını, işlemcisini
bilgisayarcıdan alıp kendimiz toplardık. Sonra yerli pc üreticileri bunu
kendileri yaptılar, parçaları toplayıp, sadece pc kasası ve güç ünitesini
burada üretip sanki bilgisayar yerliymiş gibi anlattılar. Şimdi, bu bilgisayar
yerlimidir? İçindeki tüm parçalar ithal, program ithal?
Böyle olunca kullandığımız makineler, bazen tamamen
yabancı, bazen belli oranlarda yerli üretimdir. Hammalzeme ise, ithaldir, ara
ürün ithaldir, peki know how, o da ithaldir. Yabancı makine üreticileri, bize
nasıl kullanacağımızı öğretirler. Peki, ana sektörlere bakalım, en büyüğü
otomotivdir. Hepsi, yabancı firmaların üretim üssüdür. Tüm know how yabancılara
aittir, hem üretim teknolojisi, hem de ürün bilgisi yabancıdır. Bizim çoğu
zaman yerli olan tek katkımız alın terimizdir. Yani makineyi kullanan insan
olarak biz değer katıyoruz. Hal böyle olunca teknoloji ve know how ın sahibi,
alın terini daha ucuza satın alabileceği ülkelere yönelmektedir. Uzak doğu ilk
etapta böyle başlamış, ancak bizim yaptığımız hatayı yapmayarak arge yapmaya
başlayıp, kendi kalkınmasını sağlamayı başarmıştır.
Evet, ürüne katkımız sadece kas gücü olduğunda bir değer
yaratamıyoruz. Bizim yeni ürünler keşfetmemiz, yani arge yapmamız
gerekmektedir. Bunun için emin olun geç değil. Hatırlarsınız, cep telefonları
ilk çıktığında İskandinav ülkeleri pazara hakimdi. Ama bugün geldiğimiz noktada
Amerikalı ve Koreli üreticiler, onları geçip, bitirme noktasına getirmişlerdir.
Dolayısıyla, her zaman zeka, akıl yeni birşeyler bulmaya potansiyellidir.
Çok değil 20 – 30 yıl önce herhangi bir ürünün,
hammalzemesi, ürünün satış fiyatının % 60 % 70 ine karşılık geliyordu. Bugün, dünyanın
en büyük firmalrı bilişim firmaları olmuştur. Ve hammalzeme oranları % 20 - %
30 lara kadar gerilemeye başlamışlardır. Bunun sebebi, ürünlerin üzerinde artık
bilginin, argenin, know how maliyetlerinin artmasıdır. Yani, herhangi bir
çeliği eğip, bükmek veya plastiğe şekil vermek artık para etmiyor. Ürüne
kattığınız bilgi para ediyor. Ancak bu şekilde ülkemiz kalkınabilir ve refah
düzeyi yüksek ülkelerin arasına girebilir. Fasoncu olmaktan kurtulup, teknoloji
üreten, inovatif ürünler üretmeliyiz.
İyi haftalar diliyorum,
Saygılarımla,
Ufuk Saygın
AQUA Danışmanlık
Yorumlar
Yorum Gönder