Değerli dostlar,
Toplumumuzun çok güzel, batıda olmayan değerleri var,
bunlardan birisi de büyüklerimize olan saygıdır. Günlük hayatımızda bizden
yaşça büyük olan insanlara hürmet ederiz. Otobüste ayaktalar ise, yer veririz,
onlara her zaman yardımcı olmaya çalışırız. Bunlar çok güzel değerler.
İş hayatında ise, durum biraz farklılaşıyor. İşletmelerde
yaşça ve unvan olarak, üstte bulunan insanlar, toplumumuzun kabul ettiği,
yaşlılara veya büyüklere hürmet kavramını yanlış olarak yorumluyorlar. Konu çok
hassas olduğu için açıklarken çok dikkat etmeye çalışacağım.
Hepimizin çok sevdiği, rahmetli Kemal Sunal’ın, Şener
Şen ile oynadığı Kibar Feyzo filmini hatırlarsınız. Film de feodal yapıyı
hicveden çok güzel sahneler vardır. Hepimiz izlerken, güleriz, aynı zamanda ne
kadar yanlış davranışlar olduğu konusunda hem fikir oluruz. Filmin amacı da
zaten hem güldürmek hem de, feodal yapının yanlışlığını gözler önüne sermektir.
Film de Kemal Sunal, köyün ortasına portatif bir
tuvalet yapar. Köylüye, tuvaletin ne olduğunu anlatır, nasıl kullanılacağını
anlatır. Ve para tuvaletini yapan köylüden para toplar. Buraya kadar sorun yok.
Arkasından tuvaletin yapıldığını köyün ağası duyar. Tuvalete gelir. Kemal Sunal
tuvaletin ne olduğunu, ne işe yaradığını ağaya anlatır ve ağa için ücretsiz
olduğunu söyler. İşte en can alıcı yer de burasıdır. Ağa, kendi hacetinin
üstüne başkasının, nasıl hacet yapacağını söyler. Yani kendi hacetinin üstüne
hacet olmaz der. Bu duruma hepimiz film de güleriz ve ağanın davranışın ne
kadar ilkel, gelişmemiş bir davranış olduğunu düşünürüz.
İşte tam bu haftaki, anlatmak istediğim husus da
budur. Film de görüp, güldüğümüz olay, işletmelerde her gün olmaktadır. Tabiki
olay tuvalet olayı değildir. İşletmelerde her gün, sayısız toplantı yapılıyor,
yöneticiler konuşuyorlar. Bu toplantılarda, unvan olarak, yaş olarak büyük olan
kimseler, herhangi bir konu hakkında konuştuklarında kendi sözlerinin üstüne
başka söz duymak istemiyorlar. Bunu, kendilerine saygısızlık olarak
kabulleniyorlar. Toplumumuzun kabul ettiği büyüğe saygı kavramı burada bu
şekilde işliyor. Peki sizce, bu doğru bir davranışmıdır? Toplum içindeki hürmet
ayrı, işletme şartları ayrıdır. İşletmeler, insanların egolarını tatmin etmek
için kurulmuş kuruluşlar değildir.
Herhangi bir toplantıda veya konuşmada fikir beyan
etmek saygısızlık etmek değildir. Eğer beyan edilen fikir, işletme için faydalı
ise ve bunu amir, yönetici, müdür ne derseniz, düşünemeyip, çalışanı düşündüyse
bu takdir edilecek, işletmeye fayda sağlayacak bir durumdur. Amirinden daha iyi
düşündü diye, çalışan saygısızlıkla
suçlanamaz. Bu tip çalışanlar, işletme içinde korunmalıdır. Diğer
durumu bir de düşünelim, beyan edilen fikir yanlış ise de, çalışan, amirinin
düşüncesinden bilgisinden faydalanarak tecrübe kazanır. Her iki durumda da
fayda vardır. Atalarımız ne güzel söylemiş akıl yaşta değil baştadır diye.
Yöneticiler ki, ben onlara usta diyorum. Oldukları
alanda uzman kişilerdir. Konu hakkında tecrübelilerdir. Aynı zamanda yüksek
karakterlidirler. Hiçkimseyi, kendisinden aşağıda görmez. Sen kimsin ki, benim
lafımın üzerine laf söylüyorsun demez. Çalışma arkadaşı olarak görür. Bilgisine,
tecrübesine ve zekasına güvenen yöneticiler, bu gibi tartışmaları teşvik eder.
Çünkü, bu tip tartışmalar işletmelere fayda sağlar.
İyi haftalar diliyorum,
Saygılarımla,
Ufuk Saygın
AQUA Danışmanlık
Yorumlar
Yorum Gönder