Değerli dostlar,
Bugün, bilim insanlarının uzun
zamandır, çözmeye çalıştığı beynimiz ile ilgili yazı yazacağım. Önce biraz
bilgi vermek istiyorum.
En basitinden başlayalım, bir meyve
sineğinin beyninde kabaca, 150.000 nöron vardır. 2 gibi çok az sayıda nöron
meyve sineklerinin davranışını tetiklerken, farelerin karar vermelerinde 300
nöron aktif hale gelir. Bir farenin beyninde ise, yaklaşık olarak 2 milyon
nöron, bir sıçanın beyninde 55 milyon nöron insan beyninde ise, yaklaşık olarak
100 milyar nöron bulunmaktadır.
Beynimizin evrimi hakkında konuşacak
olursak, 3 büyük kategoriye ayırabilliriz. İlk olarak kafatasımızın tabanına
yakın olan, sürüngenlerin beyninin çok büyük bir kısmını oluşturan, sürüngensel
beynimiz (reptilian brain) var. Denge, saldırganlık, bölgecilik, yiyecek arama
vb. ilkel hayat fonksiyonlarımızı beynimizin bu kısmı kontrol ediyor. 2. Kısım
beynimizin merkezinde olan limbik sistemdir. Bu kısım, duygularımızı işlemede
kullandığımız amigdal gibi bileşenleri içerir. Bu kısım sosyal hayat içinde
yaptığımız işbirliklerini ve duygularımızı yönetmede kullanılır. 3. Kısım ise,
insanlığımızı tayin eden ve mantıklı düşünmemizi sağlayan, beynimizin ön ve dış
katmanını oluşturan beyin korteksimizdir. Hayvanlarda içgüdüler ve genler ağır
basarken, insanlar mantık yürütmek için beyin korteksini kullanırlar.
Ayrıca, insan olarak karar alırken
duygularımızı kullanmaktayız. Duygularımız, bize neyin iyi, neyin zararlı
olduğunu anlatırlar. Duygularımızın her biri, (nefret, kıskançlık, korku aşk
..) düşmanca bir dünyanın tehlikelerinden bizi korumak ve ürememize yardımcı
olmak için milyonlarca yıl içinde evrimleşmiştir.
Bu konuda yapılan çalışmalarda,
beyin korteksi ile beynin duygusal merkezi arasında bağlantının koptuğu
hastalar incelemeye alınmıştır. Bu hastalar, duygularını ifade etmekte
çektikleri zorluklar hariç, kusursuz bir şekilde normaldiler. Ancak, bu
hastalar seçim yapamıyorlardı. Alışveriş yapamıyorlardı çünkü herşey onlar için
aynı değerdeydi, pahalı ya da ucuz olmaları, ileri teknoloji olmaları hiç fark
etmiyordu. Flört edecekleri kişi arasında seçim yapamıyorlar, herkesi aynı
düşünüyorlardı.
Yani, kısaca, duygularımız bize,
değerlendirme yeteneği vermektedir. Böylece, neyin önemli olduğuna, neyin
pahalı olduğuna, neyin sevimli, ve neyin çok değerli olduğuna karar
verebiliyoruz. Duygularımız olmadan herşey bizim için aynı değerdedir ve bizim
için aynı ağırlıkta olan sonsuz sayıda karar seçeneği bizi karar alamaz duruma
getirir. Bilim insanları sonuç olarak, duygularımızın bizim zekamız için temel
teşkil ettiğini anlamaya başladılar.
İşte böyle, beynimiz gerçekten çok
karmaşık ve bilinmezlere dolu bir organ. Sonraki yazılarımda beyin ile ilgili
bilgi vermeye devam edeceğim.
İyi haftalar,
Saygılarımla,
Ufuk Saygın
AQUA Danışmanlık
Yorumlar
Yorum Gönder