Değerli dostlar,
Doğanın sabitlerini incelediğimiz
zaman, bunların yaşam için çok ince bir şekilde ayarlanmış olduğunu görürüz. Eğer
nükleer kuvvetin şiddetini arttıracak olursak, yıldızlar yaşamın başlamasına
izin vermeyecek kadar büyük bir hızla yanmaya başlarlar. Nükleer kuvvetin
şiddetini azaltacak olursak ise, yıldızlar yanmaya başlayamaz ve yaşam ortaya
çıkmaz.
Kütleçekiminin şiddetini
arttırırsak, evren hızlı bir çöküş ile yok olur. Kütleçekiminin şiddetini
azaltırsak, evren hızla genişleyerek, büyük donmaya ulaşır. Aslına bakılacak
olursa, doğanın sabitleri ile ilişkili olan ve yaşamın ortaya çıkmasını
sağlayan, yol açan bir sürü gizem vardır. Öyle görünüyor ki, evrenimiz hepsinde
ince ayar yapılmış pek çok parametreden meydana gelen bir yaşama elverişli
bölge olarak tasarlanmıştır.
Diğer anlaşılamayan gizem ise,
kuantum dünyasında yatmaktadır. Herhangi bir durumu tanımlayabilmek için
varolan tüm durumları değerlendirmemiz gerekir. Yani nesnel olarak gerçeklik,
nesnelerin bir sürü olasılığının toplamıdır. Kuantum dünyasında, vücudumuzla
ilgili bütün durumların bir toplamı olarak aynı anda var oluruz. Buna dalga
fonksiyonu denir. Dalga fonksiyonu, ancak gözlemci ile çöker, tek bir durum haline
gelir, sağduyu kontrolü ele geçirmiştir. Dalgalar ortadan kalkmış, elde sadece
parçacıklar kalmıştır. Dolayısıyla, atomun garip dünyası ile insanların
makroskopik dünyasını birbirinden ayıran gizemli bir hal bulunmaktadır. Atom
dünyasında her şey, atomların aynı anda bir çok yerde olmasına izin veren olasılık
dalgaları tarafından tanımlanır. Fakat büyük nesneler için bu dalgalar
çökmüştür ve nesneler tanımlı durumda bulunur, sağduyu geçerlidir.
Modern fiziği tam kalbinden vuran
bu sorunun ne şekilde çözümleneceği konusunda şu anda bir görüş birliği mevcut
değildir. Azınlık durumdaki bir görüşe göre, evrene kozmik bir bilinç hakimdir.
Nesneler, ölçümler yapıldığı anda var olmaya başlar ve ölçümler bilinçli
varlıklar tarafından yapılmaktadır. Dolayısıyla, evrende içinde bulunduğumuz
durumu belirleyen bir kozmik bilincin hüküm sürüyor olması şarttır.
Peki bu bilinç nedir? Din
kitaplarına göre Tanrı’dır. Bilime göre ise, daha bulunamamıştır. Bakalım,
bilim ileriki zamanlarda bu durumu çözebilecek mi?
İyi haftalar diliyorum,
Saygılarımla,
Ufuk Saygın
AQUA Danışmanlık
Yorumlar
Yorum Gönder