Değerli dostlar,
Yıllardır işletmelerin kurumsal
yapılarının oluşması için mücadele ediyorum. Katıldığım yönetim kurulu
toplantılarında, panellerde, etkinliklerde bu konu ile ilgili
değerlendirmelerde bulunuyorum. Çünkü, ülkemizin doğal kaynakları ne kadar
önemli ise, ormanı, ağacı, suyu, bitkisi, barajları, köprüleri ne kadar önemli
ise, ülkemizin işletmeleri de o kadar önemlidir. Bu sebeple ülkemizin
işletmelerinin devamlılığı anlamında kurumsal yönetim çok önemlidir.
Bizim firmalarımızda yönetim
kurulları genellikle, eş, dost, akraba gibi hakim ortağın yakınları tarafından
oluşturulmaktadır. Bazı istisnai durumlarda ise, firma içinden emekli olmuş
kişilerinde oluşturduğu kurullar olabiliyor. Bu şekilde hakim ortağın akrabalık
bağı dışında, firma içinden profesyonellerden oluşsa bile halen tam anlamıyla
etkin kurullar maalesef oluşmamaktadır.
Ülkemizde yönetim kurulları, genellikle
pasif, sadece jest ve itibar verilmek üzere kurgulanmıştır. Zaman zaman da,
devlet kademelerinde önemli görevlerde çalışan insanlar emekli olduklarında
veya devlet görevinden ayrıldıklarında, çevreleri sebebiyle bu tip kurullara
alınırlar. Herhangi bir yetkileri yoktur. Sadece, kurul toplantılarında yasal
zorunluluklar çerçevesinde alınan kararlara onay verirler. Bu kararlarda çoğu
zaman hakim ortağın aldığı kararlardır. İşletmeyi tamamen hakim ortak yönettiği
için aldığı kararların sorgulanması da mümkün değildir. Yani, hem savcı, hem de
hakim aynı güçtür. Dolayısıyla, hataya çok açık bir yapı ile işletmelerimiz
yönetilmektedir.
Batı toplumlarında ise durum
tamamen farklıdır. Yönetim kurulları, şirket yönetimini denetleyen etkin
kişilerden oluşur. Aslında zaten olması gereken de budur. Peki, bu batı
toplumlarında nasıl oluyor? Bu konu blogda tabiki detaylandırılamayacak kadar,
derin bir konudur. Ancak, bazı tespitlerimi ifade etmek istiyorum.
1- Yönetim
kurulu sayısı
Kabul edilen genel konsensüs,
yönetim kurullarının 9 – 15 kişi arasından oluşması idealdir.
2- Yönetim
kurulu üyeleri
Burada da genel kabul, üyelerin
çoğunluğunun firma dışından gelen üyelerden oluşması üzerinedir. Örnek verecek
olursak, 12 kişilik bir yönetim kurulunda, firma içinden sadece CEO, CFO ve COO
olabilir. Geri kalan 9 üyenin bağımsız ve dışarıdan gelen üye olması doğru
olacaktır.
Sonraki yazılarımda işletmelerin
kurumsal yapılarının doğru oluşturulmaları ile ilgili bilgi vermeye devam
edeceğim.
İyi haftalar diliyorum,
Saygılarımla,
Ufuk Saygın
AQUA Danışmanlık
Yorumlar
Yorum Gönder