Ana içeriğe atla

Endüstri 4.0 ile değişen sosyoekonomik yapı


Değerli dostlar,

Geçen yazımda, Endüstri 4.0 ın teknik boyutu ile ilgili yazı yazmıştım. Bugün, sosyoekonomik sonuçları ile ilgili yazı yazacağım. Bu yeni devrim ile artık niteliksiz insan gücüne ihtiyaç kalmayacaktır. Mühendis olduğum için, fabrikalardaki durumu size anlatacağım.

Fabrikalarda mavi yaka olarak çalışan işçilere çok yakın bir gelecekte ihtiyaç kalmayacaktır. Çünkü, bu işleri robotlar devralacaktır. Bizim ülkemizde olmaz demeyin, mutlaka olacaktır. Çünkü, bu şekilde yapmayanlar piyasada maliyetleri sebebiyle kalamayacaklardır. Peki, bu kadar çalışan işini robotlara kaybederse ne olacak?

Bir kongrede, bu soruyu önde gelen sanayi kuruluşlarımızdan birinin CEO suna sormuştum. Bana daha nitelikli işler yapacaklar diye cevap vermişti. Ben insanların ağır işlerde çalışmalarını, getir götür yapmalarını, makine başında çalışmalarını istemiyorum demişti. Çok güzel bir cevap değil mi? Çok insancıl, ama keşke mümkün olsa.

Size, şöyle anlatayım, benim gibi 50 li yaşlara merdiven dayamış çoğu insan hatırlayacaktır. Bizim 18 li yaşlarımızda yani 90 lı yılların başında ehliyet almak için sürücü kursu mecburiyeti getirildi. Bizim bir aile dostumuzun da sürücü kursu vardı. Kursa başvurduk ve ehliyeti aldık. O sıralar, ehliyet alabilme koşulu ilkokul mezunu olmak idi. 2 veya 3 defa bu şartın yükseltilmesi için uğraşıldı. Ancak başarılı olunamadı. Çünkü, ülkemizdeki çoğu insan maalesef ilkokul mezunu veya ilkokul terk idi. Sürücü kursu sahibi ile konuştuğumda, bu kanun geçerse çoğu sürücü kursunun kapanacağını çünkü iş yapamayacağını söyledi.

Bugün, 2018 yılında durum hala aynıdır. Yani ülkemizin sosyokültürel yapısı incelendiğinde eğitim durumunun çok düşük olduğu görülecektir. Ve bu insanların çoğu fabrikalarda niteliksiz iş dediğimiz işlerde çalışmaktadır. Şimdi, hal böyleyken, fabrikalarda çalışan niteliksiz bu insanları nasıl nitelikli işlere yönlendireceksiniz? O nitelikli işleri nasıl yapacaklar? Bu insanlar, çok basit işleri bile istenen nitelikte yaparken zorlanıyorlar.

Peki, bu insanlar işsiz kaldığı durumda oluşabilecek, sosyoekonomik bozulmayı düşünebiliyor musunuz? Sosyal patlamayı? Ve tabi ki ekonomik bozulmayı, bu insanlar aynı zamanda ekonomik sistemin müşterileri, onlar para kazanamazlarsa harcayamazlar ve ekonomik sistem çöker.

Bunun yanında sosyal güvenlik sistemi? İnsanlar çalışmazsa, prim ödemezlerse, sistemin içindeki emekliler nasıl ücretlerini alacaklar?

Çok kafanızı karıştırdım farkındayım. Ama korkmayın gelecek daha güzel olacak. Bir sonraki yazımda geleceğin ekonomik ve sosyal yapısını yazacağım.
İyi haftalar diliyorum,

Saygılarımla,

Ufuk Saygın
AQUA Danışmanlık

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Satış şekilleri

Değerli dostlar, Satış yapmak öyle düşünüldüğü gibi, sadece fiyat düşürmekle olmuyor. Satışın öncesinde yapılması gereken onlarca faaliyet var. Satış işin son noktası aslında. Bilim insanları konuyla ilgili düşünüp, çeşitli yöntemler geliştiriyorlar. Satış yapabilmek için gerekli olan bu faaliyetleri ilk etapta 3 e ayırabiliriz. Bunların ilki, İnsanların ihtiyaçlarını karşılayarak, satış yapabilmek, ikincisi, insanların ihtiyaçlarını öngörerek satış yapabilmek ve talep yaratarak, üçüncüsü ise, insanlara ihtiyaçları olduğunu hissettirerek satış yapabilmektir. İlkinden bahsedecek olursak, bu durum, insanların ihtiyaçlarını tespit ederek çözüm üreten satış şeklidir. Ev temizliği için üretilen, elektrikli süpürge, çamaşırları temizlemek için kullanılan çamaşır makinesi, bulaşık yıkama makinası bu tip satış faaliyetlerine örnek verilebilir. Bu ürünlerin satış faaliyetlerinde ciddi rekabet vardır. Müşterilerin farklı alternatifler arasından sizin ürününüzü seçmesini sağlamak iç...

Fiyat düşürerek satış yapmak

Değerli dostlar, Sonuç olarak, şirketlerin varolabilmeleri için satış yapmaları gerekmektedir. Peki, nasıl satış yapacağız? Firma ticaretinden sorumlu, kişilerle konuştuğumda çoğu zaman maliyetlerden ve satış fiyatlarının yüksekliğinden yakınıyorlar. Herhangi bir ürünün satış fiyatını düşürerek yapılan satış çok da başarılı bir operasyon değildir. Şimdi, çoğu satış yöneticisi bana kızacaktır ama maalesef durum bu. İşletmelerin ticari faaliyetinden sorumlu yöneticiler, satış fiyatının dışında başka enstrümanlar bulmalıdırlar. İş sadece fiyat olsaydı, piyasada pahalı satan hiçbir firma kalmazdı. Ancak, işletmelere baktığımızda aynı sektörde pahalı satanında ucuz satanında bulunduğunu görebiliriz. Peki, o zaman pahalı ürün piyasada nasıl satılıyor? Bu soruyu sorduğunuzda çok fazla cevap alabilirsiniz. Denilen herşey de doğrudur. Yalnız şunu unutmamak lazım, eğer pahalı satan firma kar edip büyüyorsa, demek ki, doğru pazarlama ve satış stratejisi uygulamış, pahalı olmasına ra...

Özel ve Genel görelelik

  Değerli dostlar, Einstein, izafiyet teorisi üzerinde çalışırken çok şaşırdığı bir gerçekle karşılaşmıştı. Cisimler hızlandığı durumda zaman yavaşlıyordu. Ama bu nasıl olabilirdi? Kuantum dünyasının gerçekleri keşfedilene kadar, insanlar sağduyu ile anlayabilecekleri ve akıllarının kabul ettiği olayları doğru kabul etmişti. Kuantum kanunları ile beraber artık insanoğlu akıl yolu ile anlayabileceği Dünya’dan ötesini keşfetmeye başladı. Bu çok gizemli bir alemdi. Zamanın, cisimlerinin hızıyla yavaşlaması akıl alır bir durum değildi. Einstein bunu özel görelelik olarak adlandırdı. Diğer önemli keşfi de kütleçekimine ne kadar az maruz kalırsanız zamanın o kadar daha fazla hızlı akacağı gerçeğidir. Saçma geliyor değil mi? Bu kanunlar ne kadar çok saçma geliyorsa o kadar doğrudur. Size bu kanunlarla ilgili gerçek örnekler vereyim. Einstein’ın teorisinin doğruluğunu bugün cep telefonunda sürekli kullandığımız GPS sistemi üzerinden ispat edebiliriz. GPS sistemi, Dünya yörüngesinde dön...