Değerli dostlar,
Farkettim ki, uzun zamandır,
evren ve kuantum ile ilgili yazmıyorum. Bugün, biraz yine evrenden bahsetmek
istiyorum. Okudukça, daha çok gizem ve merak sarıyor insanı. Evrenin sadece % 4
ü bildiğimiz maddeden oluşuyor. Düşünsenize, bütün galaksiler, yıldızlar,
gezegenler evrenin sadece % 4 ünü oluşturuyor. Daha da ilginç olan, evrenimizin
sadece % 0,03 ü yoğun elementlerden oluşuyor. Yani, demir, bakır, nikel gibi
yoğun elementler evrenimizin çok küçük bir kısmı. % 4 ün geri kalan kısmı,
hidrojen ve helyumdur.
Miktarını daha iyi anlamanız
için, biraz detay vereyim. Samanyolu galaksisi 400 milyar yıldızdan oluşuyor.
Bizim Güneş’imiz hayat kaynağımız bunların içinde en mütevazi olanlardan
birisi. Güneş, Dünyamız çapından 1 milyon kat daha büyük. Samanyolu galaksisi
gibi 100 milyarlarca galaksi var ve bu madde toplam evrenin sadece % 4 üne eşit.
Peki geri kalan % 4 nedir?
Bilim insanları, yüzlerce yıldır,
bazı sorulara cevap arıyorlar. Newton, kütle çekimini bulduktan sonra, en büyük
gizem, neden toplam kütle birbirini çekip, içine çökmediği olmuştur. Öyle ya,
madem kütle çekimi var, tüm evrendeki toplam maddenin birbirini çekip çökmesi
ve kıyametin kopması gerekirdi. Bu soruya yıllarca cevap bulunamadı. Ta ki,
elde edilen son WMAP bulgularına kadar.
Son bulgulara göre, Evrenimizin,
% 23 ü karanlık madde dediğimiz, tanımlamayan bir malzemeden oluşuyor. Tüm
evren töz denilen bu madde ile sarılmış durumda. Halen ne olduğu anlaşılabilmiş
değildir. Araştırmalar devam ediyor. Ancak, varlığından ışığı bükmesi sebebiyle
eminiz.
Evrenimizin geri kalan % 73 ü
ise, karanlık enerji denilen ve ne olduğu bilinemeyen bir enerjiden
oluşmaktadır. Biraz önce anlattığım kütle çekimi sebebiyle evrenin çökmesine engel
olan da bu karanlık madde ve karanlık enerjidir. Bu gizemli varlık, kütle
çekimin tersine itme oluşturarak, evrenimizin çökmesine engel olmaktadır. Hem
de ne olma, öyle bir oranda evrenimizi genişletmektedir ki, biraz hızlı olsa evren
donarak yok olacak, biraz yavaş olsa hızla çökecek ve yok olacaktır. Bu günlük
bu kadar, bir sonraki yazıma kadar,
İyi haftalar diliyorum,
Saygılarımla,
Ufuk Saygın
AQUA Danışmanlık
Yorumlar
Yorum Gönder