Ufuk Saygın

Değerli dostlar, Daha öncede belirttiğim gibi, biyografik kitaplar okumayı seviyorum. Özellikle, başarılı iş insanları ve bilim insanları hep ilgimi çekmiştir. Bugün size Tesla’yı yazacağım. Genç arkadaşlarımızın çoğu Tesla’yı araba markası olarak biliyorlar. Hatta Nikola Tesla deyince, futbolcu zannedenlerde olabiliyor. Tesla maalesef, Edison kadar popüler bir bilim insanı olamamıştır. Ancak bu onun çok büyük bir bilim insanı olmamasından değil, her mühendis gibi reklamını iyi yapamamasından kaynaklanmaktadır. Ansiklopedik bilgiler vermeyeceğim, kısaca Sırbistan’da doğup, Amerika’ya göç etmiş bir mühendistir. Elektrik bilgisi sebebiyle, Amerika’ya Edison’un yanına gitmesinin kendisi için hem maddi hem de mesleki olarak fayda sağlayacağı düşüncesiyle Amerika’ya gitti ve çalışmalarına orada devam etti. Tesla, sayısız icadı olan bir mucittir. En önemli icadı hiç şüphesiz Alternatif akımdır. Bugün kullandığımız caddelerdeki, evlerdeki elektriğin kullanımında hep alternatif a...

Değerli dostlar, İşletmelerde yaşanan bir diğer problem de, elde edilmiş başarıların doğru kişiye maledilmesi olayıdır. Maalesef, işletmelerde öyle çetin bir güç mücadelesi var ki, oluşan başarıyı her çalışan kendi üzerine almaya çalışıyor. Başarısızlıkta başkasının üzerine atılmak istenen konu, başarı olunca sahiplenilmeye çalışılıyor. En önemli görev yine burada yöneticiye düşmektedir. Adaletli davranarak, başarıyı hakeden ve o başarı için çalışan insanlara gereken ödül verilmelidir. Ancak, bu gerçek hayatta ne kadar gerçekleşiyor? Yöneticiler gerçekten adaletli davranıp, başarıyı hakedene mi veriyorlar? Sizin çalıştığınız işyerinde nasıl oluyor? Adaletli yöneticilerle çalışmanız dileğiyle, Saygılarımla, Ufuk Saygın

Değerli dostlar, Her insanın kendine örnek aldığı şahsiyetler vardır. Benim de kendime, düşünceleriyle, karakteriyle örnek aldığım insan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’tür. O kadar önemli bir şahsiyet ki, her söylediği, her yaptığı bize yol gösterici oluyor. Onun sözlerini iş hayatıma uygulamaya her zaman çalışmışımdır. Aşağıda ülkemizi ortaçağ zihniyetinden ve emperyalist güçlerden kurtarırken söylediği sözler, bugün iş hayatında da geçerlidir. İş hayatındaki mücadelemizi onun bu sözlerinden yola çıkarak yapmalıyız. “Büyüklük odur ki, hiç kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın, memleket (İşletme) için gerçek ülkü neyse onu görecek, o hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır. Herkes seni yolundan çevirmeye çalışacaktır. İşte sen bunda karşı koyuşları yok eden olacaksın. Önüne sayılamayacak güçlükler yığacaklardır. Kendini büyük değil küçük, zayıf, araçsız, hiç sayarak, kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak bu güçlükleri aşacaksın. Ondan ...

Tüm Çanakkale şehitlerimizin ruhu şad olsun! Çanakkale geçilmez! https://www.youtube.com/watch?v=dsFENBpp8Tc

Değerli dostlar, İşletmelerde yaşanan bir diğer problem de, işletmenin mevcut kadrosunun yıllardır çözemediği veya iyileştiremediği konuları başkalarınında iyileştiremeyeceğine olan ön yargıdır. Özellikle, sadece tek bir fabrika da çalışmış, mesleki eğitimlerini almamış, literatür takip etmeyen, mühendislik gelişmelerinden habersiz olan yöneticiler, uzun süre de aynı yerde çalışıyorsa, bu işi bizden daha iyi kimse yapamaz gibi anlayışa sahip oluyorlar. Hatta daha ileri giderek, işletmeye yeni katılmış ancak mesleki tecrübesi ve bilgisi mevcut kadrodan daha iyi olan yöneticiye, “bu işi bu ekip yıllardır yapamıyor, sen mi yapacaksın gibi ön yargılı davranabiliyorlar”. Oysa ki, problemlerin çözülememesindeki ana neden bilgi ve tecrübe eksikliğidir. Yeni yöneticinin bilgisi ve tecrübesi mevcut yöneticiden daha fazla olabilir. Yıllarca çözülemeyen problemleri bilgisi ve görgüsüyle çok kolay çözebilir. Her yeni yönetici vizyonu ve bilgisi çerçevesinde işletmeler için şansdır. K...

Değerli dostlar, Çağımızın geldiği son noktada, inanılmaz ticari savaşlar yaşanıyor. Şirketler pazar paylarını arttırmak için çok radikal faaliyetler yapıyorlar. Şimdi size Venezuela'da Coca Cola ile Pepsi Cola'nın marketteki payları için nasıl kıyasıya mücadele ettiklerini anlatacağım. Yıl, 1996. Pepsi, yıllardır, Venezuela'da pazar payının çoğuna sahip durumdadır. Coca Cola, uzun zaman boyunca Pepsi'nin ülke genelindeki hakimiyetini yıkmak için her türlü çabayı gösterse de insanların alışkanlıklarını yıkamamıştır. Pazarı ele geçirebilmek için, pazarın temel direği olan genel distribütör Cisneros grubuna yüklenmiştir. Cisneros Latin Amerika'nın en güçlü gruplarından biridir ve 57 yıldır Pepsi Cola'yı şişelemekte ve pazarlamaktadır. Cisneros grubu uzun zamandır, Pepsi'den yeni yatırımlar için yardım istemesine rağmen gerekli desteği alamamaktadır. Coca Cola bu durumu iyi değerlendirerek Cisneros grubunu Coca Cola'ya kazandırmıştır. Anlaşma s...

Değerli dostlar, İşletmeyi sıfırdan kurup bir noktaya getirmiş işverenin şirketi yönetmek üzere emanet ettiği yönetici ile arasında çoğu zaman yönetim tarzı ve olaylara bakış açısı anlamında anlaşmazlıklar olmaktadır. Burada temel sorun işverenin işletme içindeki süreçleri kendi belirlediği veya uyguladığı şartlarla yönetmek istemesinden kaynaklanmaktadır. İşveren eğer patron ise farklı yönetici ise farklı davranış şeklinde hareket etmelidir. Yani eğer kendi yönetim anlayışıyla şirketini yönetecekse o zaman profesyonel yöneticiye ihtiyacı yoktur. Profesyonel yönetici işletmeyi yalın üretim, 6 sigma, kalite yönetim sistemleri gibi çağımızın yönetim prensipleri ile yönetmeye çalışırken, çekirdekten gelen işveren bu anlayışa karşı çıkmaktadır. İşveren olması sebebiyle egosuda yüksek olan işveren, yapılan işleri beğenmemekte hatta burun kıvırmaktadır. Yapılan işler işletmeye katma değer sağlasa da işleri kendi istediği gibi yapmadığı için hatta yöneticiyi eleştirmektedir. Sonu...

Değerli dostlar, Bugün size yine bir dahiden bahsedeceğim. Kendisi toplam kalite anlayışının babasıdır. Asıl mesleği elektrik mühendisliğidir. Sonrasında matematik, fizik ve istatistik konularında uzmanlaşmıştır. Kalitenin, değişkenliğin azaltılarak, arttırılabileceğini savunmuş ve bu fikri üzerine istatistiksel analizler yaparak sonuca ulaşmıştır. En önemlisi, kendi ülkesinde ilk etapta bulamadığı ilgiyi 2. dünya savaşından sonra Japonya'da bulmuş ve Japon mucizesinin oluşmasında en büyük katkıyı veren insanlardan biri olmuştur. Kendisi aynı zamanda fikirlerini anlatmak için ülkemize de ziyarette bulunmuştur. Deming Japonya da kendi fikirleri ve kalite yönetim anlayışını sayısız mühendis, yönetici, iş adamı ve öğrenciye anlatmıştır. Onun felsefesi, kaliteyi arttırmanın, maliyetleri düşüreceği, verimliliği arttıracağı ve günün sonunda hem pazar payları hem de karlılıklarını arttıracağı üzerine kurulmuştur. Tüm özellikle yeni mezun mühendis arkadaşlarıma aynı zamanda mühendi...

Değerli dostlar, Evren gerçekten de içinde inanılmaz sırlar barındırıyor. Uzun zamandır, kuantum fiziğiyle ilgili makaleler okuyorum. Kuantum deyince hemen çok karışık denklemler gelmesin aklınıza, size çok ilginç hem de çok kolay anlaşılabilir şekilde bazı sırları anlatmaya çalışacağım. Bunlardan ilki, belki de kuantum dünyasına size adım attıracak, hala sebebi anlaşılamayan çok gizemli bir olaydır. Çift yarık deneyi, evet kuantum dünyasının en ilginç sırlarından biridir. Çift yarık deneyi maddenin var olmasının, gözlemciye bağlı olup olmadığının anlaşılamadığı deneydir. Aşağıda verdiğim linkde çok daha kolay anlayabileceğiniz bu deneyle, enerji nasıl maddeye dönüyor olayı sizi inanılmaz şekilde şaşırtacaktır. Animasyon ilkokul çocuklarına deneyi anlatmak üzere tasarlanmıştır. Dolayısıyla, çok rahat anlayabilirsiniz. Umarım, ilginizi çeker, yazımı yine Albert Einstein’ın şu sözüyle noktalıyorum. “Rab mahirdir ama zalim değildir. Doğa sırlarını sinsiliğinden değil özündeki yüc...

Değerli dostlar, Sonuçta, Tüm savaş boyunca, Almanların şifreleri kırıldı. Bununla da kalmadı, Nazilerin aralarında paylaştığı bilgileri karıştırmayı başardı. Turing sayesinde, savaşın sonu yaklaşıyordu. Turing kaç kişinin hayatını kurtarmıştı? Tam olarak söylemek zor. Ama dünya savaşı 1945’te bittiyse onun katkıları yadsınamaz. Çok mütevazi olan bu insan, bundan yararlanmaya kalkmadı. Hükümet kod ve şifre okulunda basit bir danışmanlık görevini kabul etti. Felsefesi çok basitti. Düzenin olduğu yerde bilgi olur, ve bilginin olduğu yerde rastlantı olmaz. Bizde pek önemsenmeyen bilgi ve işlemci (Zeka) nın buluşması. Bundan böyle bilimi enformatik olacaktı. 1945 – 1948 yılları arasında Ulusal fizik laboratuvarı bünyesinde ilk otomatik hesap motorlarını tasarlamak üzere aralıksız çalıştı. Dünya’nın gerçek anlamda ilk bilgisayarlarından olan Mark 1 in programlanmasına dahil oldu. Bununla da kalmadı, ilk gerçek bir yapay zeka tasarlama projesinin başına geçti ve kağıt üzerinde i...

Değerli dostlar, Bu hafta size bir dâhiden bahsedeceğim Alan Turing. Modern kriptografi ve bilgisayarların babası sayılan bu bilim adamının çok ilginç bir hikayesi bulunmaktadır. Bu adamın İngiltere’yi ikinci dünya savaşı sırasında kurtarmış olan az sayıda insandan biri olduğunu çoğu kişi bilmez. Peki nasıl? Ne silahlarla ne de karmaşık bir stratejiyle sadece üstün zekasıyla. Turing bir matematikçi idi. İkinci dünya savaşında Almanların kullandığı enigma adını verdikleri taşınabilir bir dizi elektromekanik cihaz olan şifreleme makinasının şifreleme metodunu çözmek görevi kendisine verilmişti. Tüm mesajlar bu makine sayesinde şifrelenerek birliklere gönderiliyordu. Turing ve arkadaşları, Yüzelli milyar kare kadar olası kombinasyonla şifrelenen mesajlarla şaşkınlığa düştüler. Turing’in dehası burada ortaya çıktı ve olağanüstü bir elektromekanik makine icat etti. Almanlar şifreleme yapmak için Enigma’nın 336 adet ilk ayarını her oynadıklarında makine elektriksel bir tepki ver...