Değerli dostlar, Bugün, büyük saygı duyduğumuz çoğu insan, kendi zamanlarında ciddi derecede zorluklar çekmiştir. Fikirleri ile alay edilmiş, küçük düşürülmüş, hatta hayalperest ve şarlatan olarak değerlendirilmiştir. Çok örnek verilebilir ancak bugün bir iki tanesinden bahsedeceğim. Birincisi, hepimizin deha olarak kabul ettiği Albert Einstein ile ilgilidir. Einstein, 1902 yılında genç bir doktora mezunu olmuş şekilde, başvurduğu her üniversiteden red cevabı almıştı. Genç Albert hayatını devam ettirebilmek amacıyla aldığı her işte de başarısız oluyordu. Bulduğu özel ders işi de, kovulması nedeniyle birdenbire sona ermişti. Yazdığı üzüntülü mektuplarında, hayatını devam ettirebilmek için satıcılık yapmaktan bahsediyordu. Hatta ailesine yazdığı bir mektupta, belki de hiç doğmamış olmasının daha iyi olacağını, çünkü ailesi için bir yük olduğunu, hayatta başarılı olmak için hiç ümit taşımadığını söylemişti. Ama bir gün arkadaşı ona İsviçre Patent ofisinde bir memurluk işi buldu ...